Akne – Sivilce Tedavisi Hakkında
AKNE (SİVİLCE) TEDAVİSİ
Akne, her yaş grubunda, yüzdeki izlerin en yaygın sebebi olarak gösteriliyor. Ergenlik döneminde görülen akneler özellikle gençlerin yaşam konforunu olumsuz etkiliyor. Akne bazen yaşam boyu tedavi gerektiren kronik bir sorun haline gelebiliyor. Bu nedenle tedavinin doktor kontrolünde ve düzenli olarak devamının yanı sıra gerektiğinde iz oluşumunun engellenmesi için yapılacak işlemler de önem taşıyor. Kış ayları da akne tedavileri için en uygun zaman olarak gösteriliyor
AKNE & SİVİLCE OLUŞUMUNUN NEDENLERİ?
Genetik Faktörler
Akne genetik özellikler de içeren bir olgudur. Aslında herkes belli bir dereceye kadar akne sorunu yaşayabilir, ama bazı kişilerin kimi akne türlerine genetik bir yatkınlıkları vardır. Eğer anne veya baba ergenlikte ya da hayatının herhangi bir döneminde akne problemi yaşamışsa çocuklarında akne görülme ihtimali daha yüksektir.
Hormonlar (Androjen)
Akneler genelde, vücut androjen hormonunu daha fazla üretmeye başladığı zaman oluşur. Androjen üretimi 11-14 yaşları arasında en üst seviyeye ulaştığında akneler de artmaktadır. Genç kadınlarda menstrüel döngü nedeniyle değişen hormon seviyeleri de aknelerde alevlenmelere neden olmaktadır. Bu değişiklikler yağ bezlerinin androjenlere olan hassasiyetini de etkilemektedir.
Bakteriler
Kapalı folikül, bakterilerin üremesi için uygun bir ortamdır. Özellikle bu ortamda yaşayan bakteri P.Acnes bakterisidir. Bu bakteri, sebumla beslenir ve aknesi olsun olmasın herkesin cildinde bulunur. Yağ bezi tıkandığında ve içi sebumla dolduğunda P.acnes bakterisi çok daha çabuk çoğalır. Bakterinin ürettiği kimyasallar folikül içinde ve cilt yüzeyinde inflamasyona neden olur.
Artan Sebum Üretimi
Yağ bezleri androjenler tarafından uyarıldıktan sonra daha fazla sebum üretmeye başlarlar. Yağlı sebum, folikülün içinde birikir ve yukarıya doğru hareket eder. Yukarı doğru hareket ederken, normal cilt bakterileri ve ölü cilt hücreleriyle birleşir. Sebum üretimi arttıkça, kıl folikülünün tıkanma ve komedonlara neden olma ihtimali de artmaktadır.
Folikülün İçerisindeki Değişimler
Androjen üretimi arttıkça ve yağ bezleri genişledikçe, kıl folikülünün cildin altına doğru uzanan yapısı da değişime uğramaktadır. Normalde ölü hücreler kademeli olarak dökülürler ve cilt yüzeyinden uzaklaşırlar. Ergenlik döneminde hücreler daha sık dökülürler ve birleşip yapışmaya daha müsaittirler, sebumla temas ettiklerinde folikülü tıkayabilirler. Bu durumda sebum ve ölü hücreler folikülde bir tıkaç oluştururlar.
Akneyi sıkmak önerilir mi?
Hayır, kesinlikle akneyi sıkmak, oynamak önerilmez. Bazı akne tiplerinde ancak doktor gözetiminde akne lezyonları boşaltılabilir. Kurcalanan aknede iltihap yayılabilir, kızarıklık artabileceği gibi, iz kalma riski de artar.
Akne tedavisi kalıcı mıdır? Tekrar aynı problem yaşanır mı?
Medikal yöntemlerle tam olarak geçirilememekte, ancak kontrol altına alınabilmektedir. Fakat tedavi sonrası hasta, rahatsızlığa neden olan etkenleri ortadan kaldırdığı sürece tekrarlama riski yok denilecek kadar azdır.